Geçtiğimiz günlerde kaleme aldığım bir konuyla ilgili bir hayli etkileşim aldım.

Afyonkarahisar'daki gazetecilik etiği ve meslek ahlakı konuları ele almıştım.

Özellikle, kamu kaynaklarından bazı basın mensuplarına yapılan ödemeler bağlamında, gazetecilik meslek ilkelerinin nasıl ihlal edildiğini gündeme getirmiştim.

Meğer çok ince sinir uçlarına dokunduk sanırım birilerinin.

Hesap sormadık, soru sorduk…

Bu camia da büyümüş, yetişmiş 30 yıldır gazeteci olmaya çalışan biri olarak bu benim en doğal hakkım dı!...  Çünkü camiamız kirlendikçe kirleniyor.

Afyon’da gazeteci veya gazetecilik eksikliği yok, bilakis gazetecilik ahlakı ve meslek etiği eksikliğimiz var…

Hatırlarsınız!

Afyonkarahisar’daki bazı basın mensuplarına kamu kuruluşlarından usulsüz ödemeler yapıldığını yani değişik bir manada ‘Sen beni destekle, ben seni desteklerim” gibi haber destek paketi adı altında yüklü miktarda ödemeler yapıldığını gündeme getirmiştim.

Köşe yazımdan sonra bir çok yerel gazete ve onlarca internet haber sitesinde konuyla ilgili haberler yer aldı.

Gazetecilik, toplumun doğru ve tarafsız bilgiye ulaşmasını sağlayan en önemli mesleklerden biridir. Ancak, mesleki etik kuralların ihlali, gazeteciliğin amacına zarar vermekte ve toplumun güvenini sarsmakta. Özellikle yerel yönetimlerin medya ile olan ilişkilerinde, etik kurallara uyulması büyük önem taşımakta.

Aslına bakarsanız…

Bu köşe yazısı ve haberler üzerine bir inceleme başlatılmasını beklerdim.

Ama bizim paylaşımımızın yerde kalmayacağını da duyurmak isterim.

Ben; Belediyelerden ve şirketlerinden gazetecilere afaki bir ödemelerin yapılıp yapılmadığını sordum.

Kaynağım, kurumlar tarafından tescillensin ki bizde camiamızdaki bu isimleri teker teker ifşa edelim isterdim.

Konuyla ilgili Belediye Başkanı Burcu Köksal, şahsımı makamında ağırladı.

Konuyla ilgili Afyonkarahisar Belediyesinin herhangi bir gazete veya gazeteciye ödemenin yapılmadığını, zaten tasarruf tedbirleri kapsamında olan konuyla ilgili sadece Yüntaş üzerinden gazete abonelik bedellerinin ödendiğini bildirdi.

Kendisine teşekkür ediyorum.

Demek ki; Afyonkarahisar Belediyesi hiçbir gazete veya gazeteciye hakkında fazla bir ödeme yapmıyor.

*********

Peki ilçe ve beldelerde durum nedir onu merak ettim.

NE VECEN LEEE... NE YAZASA YAZSINLA.. BENİM ALNIM AK...diyende var

LEN AMANN VEREN DE SUSSUNLA... diyende var..

********

Bazı Belediye Başkanlarıyla görüştüm.

Konuyu açtığımda konuşmak istemediler.

‘Demek ki yapılıyor’ dedim…

“Eh işte bize tanıtım ve reklam konusunda yardımcı olanlara destekçi oluyoruz” dediler.

Peki ne kadar ödeme yapıyorsunuz…

Eveleme geveleme muhabbetine döndü konuşma..

Fazla sıkıntı vermemek adına teşekkür ettim.  Anladım ki emri başka yerlerden almışlar.

‘Sana da bu düştü Murtaza. Görü görüver ayda bir’

“Ama gerek şahsınıza, gerek belediyenize karşı gazeteciliğini tehdit ve şantaj aleti olarak kullananları Gazeteciler cemiyetimize bildirebilirsiniz” dedim.

Hangi başkanla konuştuysam, bu konudan oldukça mustarip olduğunu hissettim.

Gazeteciliğin ‘G’ sinden anlamayan kişilerin camiamıza girerek kara bir leke gibi öylece durmasına gönlümüz razı değil, olmayacak ta…

Tehditle, şantajla gazetecilik yaptığını sanıp, ondan bundan para koparmak için kapılarında yatan kişilerin elbette iki yakaları bir araya gelmiyor.

Çünkü yetim hakkı yiyorlar bildikleri yok!..

Gecenin geç saatlerinde ; “Bak! başkan senin haberini yaptım, siteye girdim, sosyal medyamda paylaştım. Artık sende beni görürsün” diyerek telefonları susmayan belediye başkanları da inanın tiksinmiş bu kişilerden.

Diyorum ki, “Verme başkan, niye veriyorsun. Hem verdiğin para babanın parası mı! Sende de eksiklikler var demek ki, sussun diye mi veriyorsun”

‘Olur mu abi, sonra saçma ve iftira dolu haber yapıp paylaşıyorlar, sonra çık çıkabilirsen işin içinden” demesi de ayrı bir üzücü konu…

İşte böyle…

Başkan Burcu Köksal, mütevazilik gösterip bana “Bizde öyle bir ödeme olmaz, olamaz. Gerekir se herkese eşit reklamlarımızı veririz, reklam bedellerini fatura karşılığında öderiz”  cümlesini diğer Belediye Başkanlarımızdan da bekliyoruz.

Sonuç olarak, gazetecilik mesleğinin itibarını korumak ve kamu kaynaklarının doğru kullanımı için etik kuralların titizlikle uygulanması gerekmekte.

Afyonkarahisar örneğinde görüldüğü gibi, etik dışı uygulamalar sadece medya sektörüne değil, aynı zamanda kamu yönetimine de zarar vermektedir.

Bu nedenle, gazetecilik meslek ilkelerinin korunması ve etik ihlallerin önlenmesi için daha güçlü mekanizmaların hayata geçirilmesi gerekmekte.

Bi de diyorum ki... Len amaannn banane....Yiyen yesin, üten ütsün, ütülen ütülsün.. Sonuçta hayat bir kumar, kaybedersen bedelini ahrette ödesin..

AMA KİME DEYOZ Kİ....

Haaa.. UNUTMADAN Bazı siyasi partilerde bu konuyla ilgili ekip kurulmuş. Gazeteci avlama ekibi. Bunu da gördük şükürler olsun...